Sıkça Sorulan Sorular
Ortodonti, doğru konumda olmayan, anormal şekilde sıralanmış dişlerin düzgün bir şekilde sıralanması olarak tanımlanabilir. Diş teli/tel tedavisi olarak bilinmekle birlikte, hem büyüme dönemindeki çocuklarda hem de erişkinlerde, dişlerin yanı sıra çenelerin hatalı ilişkilerini ve yapısal bozukluklarını teşhis eden ve tedavisini üstlenen bir diş hekimliği uzmanlık alanıdır.
Çünkü ortodontist/ortodonti uzmanı olmak için 5 yıllık diş hekimliği eğitimini tamamladıktan sonra en az 4 yıl süreyle ortodonti uzmanlık eğitimi almak gerekmektedir. Bu uzmanlık eğitimi, diş hekimliği eğitiminden farklı olarak, çenelerin normal ve anormal büyüme gelişimleri, ortodontik bozuklukların teşhis yöntemleri, uygulanacak tedaviler, biyomekanik, fonksiyon ve estetik gibi doğru bir ortodontik tedavi için olmazsa olmaz konular üzerine yoğunlaşmaktadır.
İlk ortodontik muayene için hastanın daimi kesici dişlerinin sürdüğü dönem yani 7 yaş civarı uygundur. Böylece eğer varsa iskeletsel problemin erken teşhis edilebilmesi ve zamanında tedavi edilebilmesi mümkün olabilir. Eğer iskeletsel bir problem yoksa tedavi için tüm daimi dişlerin sürdüğü dönem (yaklaşık 11-13 yaş) uygun olacaktır.
Hastanın mevcut problemi, uygulanacak tedavi yöntemi, hastanın tedaviye gösterdiği uyum gibi bir çok faktör tedavi süresini değiştirmektedir. Bu nedenle kişiden kişiye farklılık gösterse de ortalama 1-2 yıl kadar sürmektedir.
Ortodontik tedavi için diş çekimi yapılması bazen hastaları/velilerini tedirgin edebilmektedir. Ancak bazı ortodontik problemlerin tedavisinde diş çekimi kaçınılmazdır. Bir ortodonti uzmanı yapacağı analizler ve klinik muayene sonucu bu konuda en doğru kararı verecek bilgiye sahiptir. Eğer çekimli olması gereken bir tedavi çekimsiz yapılacak olursa bu hem uzun vadede dişlerin sağlığını ve yapılan tedavinin kalıcılığını, hem de yüz estetiğini olumsuz etkileyecektir.
Elbette diş teli ile rahatlıkla yemek yiyebilirsiniz. Sadece dikkat edilmesi gereken bazı konular var: Tedavi süresince asitli içeceklerden uzak durmak gerekmektedir. Çünkü bunlar braketlerin düşme ihtimalini arttırıp, tedavini uzamasına ve çürük riskinin artmasına neden olur.
Ön dişlerle ısırma, koparma yapmak yerine (bütün elmayı ısırarak yemek gibi), kesip dilimleyerek yemeniz gerekir. Fındık, cips, yeşil erik gibi sert yiyeceklerden, sakızdan, çok yapışkan ve temizlemesi zor gıdalardan (yumuşak şekerler, karamel, lokum gibi) uzak durmalısınız. Zeytin gibi çekirdekli yiyeceklerin çekirdeklerini çıkartarak yemelisiniz.
İlk 1 ayda braketlerinize ve onlarla çiğneye tamamen alışmış olacaksınız ve yemek yemenin bir problem olmayacağına emin olabilirsiniz.
Teller takılırken dişlerin üzerine özel yapıştırıcılar uygulanarak tek tek braketler yapıştırılır. Bu sırada hastaların hiç canı yanmaz.